Kaval Kursu Ankara Sanat Kursları
Kaval Kursu - Geçmişten Günümüze Kaval
Hepimizin de bildiği gibi kaval, üflemeli bir çalgı aletidir. Kavalın tarihçesi incelendiğinde çok eskiye dayanır. Eskiden çoban çalgısı olarak bilinen kaval, günümüzde modern eğitim teknikleriyle daha yaygın hale getirilmiştir. Özellikle Kaval Kursu bugün çok etkin hale getirilmiştir. Ankara ilinde ikamet edenler iyi bilirler ki Ankara'da çok yaygındır bu tarz kurslar. Dans kursları olsun, dans okulu olsun, dans stüdyosu olsun kaval kursu olsun çok fazladır. Bu yüzden sosyal etkinlik ve kültür...
devamı...
Kaval Kursu - Geçmişten Günümüze Kaval
Hepimizin de bildiği gibi kaval, üflemeli bir çalgı aletidir. Kavalın tarihçesi incelendiğinde çok eskiye dayanır. Eskiden çoban çalgısı olarak bilinen kaval, günümüzde modern eğitim teknikleriyle daha yaygın hale getirilmiştir. Özellikle Kaval Kursu bugün çok etkin hale getirilmiştir. Ankara ilinde ikamet edenler iyi bilirler ki Ankara'da çok yaygındır bu tarz kurslar. Dans kursları olsun, dans okulu olsun, dans stüdyosu olsun kaval kursu olsun çok fazladır. Bu yüzden sosyal etkinlik ve kültür...
devamı...
toplam 1 sonuç bulundu.
1 - 1 arası gösteriliyor.
Kaval Kursu Ankara Sanat Kursları
Kaval Kursu - Geçmişten Günümüze Kaval
Hepimizin de bildiği gibi kaval, üflemeli bir çalgı aletidir. Kavalın tarihçesi incelendiğinde çok eskiye dayanır. Eskiden çoban çalgısı olarak bilinen kaval, günümüzde modern eğitim teknikleriyle daha yaygın hale getirilmiştir. Özellikle Kaval Kursu bugün çok etkin hale getirilmiştir. Ankara ilinde ikamet edenler iyi bilirler ki Ankara'da çok yaygındır bu tarz kurslar. Dans kursları olsun, dans okulu olsun, dans stüdyosu olsun kaval kursu olsun çok fazladır. Bu yüzden sosyal etkinlik ve kültürel anlamda gelişmek adına bu tarz kurslar çok rağbet görür.
Kaval kursunun ilk eğitimi temel eğitimdir. Çünkü tarihçesi baya geniştir. Bilinen ilk çalgı aletidir kaval. Yani kavalın tarihçesi, yapımı, kullanımı hakkındadır kursun ilk dersi. Öncelikle kaval, şimşir, erik, ardıç, incir gibi birçok ağaç çeşidinden yapılmaktadır. Yedi tanesi üstte bir tanesi altta olacak şekilde toplam sekiz tane deliği yani perdesi vardır kavalın. Başlangıçta iyi ses çıkabilmesi için tüm perdeler açık bırakılarak üflenir. İki çeşit kaval türü vardır. Bunlar dil ile üflenen kaval ve dil kullanılmadan üflenen kavaldır. Aslında kavalın orijinaline bakarsak dilsiz çalgı aleti diye de bilinir. Fakat günümüzde geliştirilerek dil ile üflenen biçimi de yapılmıştır.
Dil ile üflenen kavalların ucunda rahat kullanım açısından bir düdük bulunur. Dilsiz kullanılan kavalda ise kullanan kişinin tamamen ses yeteneğine ve nefesini kullanım gücüne bağlı ses çıkar. Kavalın icadını incelediğimizde aslında çobanların hayvan otlatırken sürüden ayrılmaması ve daha sakin yayılması için keşfedildiğini görürüz. Kullanım teknikleri ve görünümüyle birazcık Ney'e benzetebiliriz kavalı. Ankara'da birçok kursta kavalın hem eğitimi hem dersi çok ilgi görmüştür. Çünkü Ankara'da müzik, dans, sosyal etkinlikler çok önemlidir. Dolayısıyla kaval da Ankara'da çok yaygınlaştırılmıştır. Ankara'da gelenekselleşmiştir kaval kursu da. Ankara toplumunda insanların eğlence anlayışı ve kültürleriyle özdeşleşmiştir bu tür etkinlikler.
Kaval sözlük anlamı olarak incelendiğinde ise kamıştan yapılan, genelde çobanların hayvan otlatırken onları sakinleştirmek ve bir arada tutabilmek için kullandığı, sakinleştirici ve yumuşak sesi olan, üflemeli, perdeli (delikler halinde) bir çalgı aleti olarak tanımlanır. Ankara'da herkes bunu sözlük anlamı gibi çok iyi bilir.
Kaval Kursu - Geçmişten Günümüze Kaval
Hepimizin de bildiği gibi kaval, üflemeli bir çalgı aletidir. Kavalın tarihçesi incelendiğinde çok eskiye dayanır. Eskiden çoban çalgısı olarak bilinen kaval, günümüzde modern eğitim teknikleriyle daha yaygın hale getirilmiştir. Özellikle Kaval Kursu bugün çok etkin hale getirilmiştir. Ankara ilinde ikamet edenler iyi bilirler ki Ankara'da çok yaygındır bu tarz kurslar. Dans kursları olsun, dans okulu olsun, dans stüdyosu olsun kaval kursu olsun çok fazladır. Bu yüzden sosyal etkinlik ve kültürel anlamda gelişmek adına bu tarz kurslar çok rağbet görür.
Kaval kursunun ilk eğitimi temel eğitimdir. Çünkü tarihçesi baya geniştir. Bilinen ilk çalgı aletidir kaval. Yani kavalın tarihçesi, yapımı, kullanımı hakkındadır kursun ilk dersi. Öncelikle kaval, şimşir, erik, ardıç, incir gibi birçok ağaç çeşidinden yapılmaktadır. Yedi tanesi üstte bir tanesi altta olacak şekilde toplam sekiz tane deliği yani perdesi vardır kavalın. Başlangıçta iyi ses çıkabilmesi için tüm perdeler açık bırakılarak üflenir. İki çeşit kaval türü vardır. Bunlar dil ile üflenen kaval ve dil kullanılmadan üflenen kavaldır. Aslında kavalın orijinaline bakarsak dilsiz çalgı aleti diye de bilinir. Fakat günümüzde geliştirilerek dil ile üflenen biçimi de yapılmıştır.
Dil ile üflenen kavalların ucunda rahat kullanım açısından bir düdük bulunur. Dilsiz kullanılan kavalda ise kullanan kişinin tamamen ses yeteneğine ve nefesini kullanım gücüne bağlı ses çıkar. Kavalın icadını incelediğimizde aslında çobanların hayvan otlatırken sürüden ayrılmaması ve daha sakin yayılması için keşfedildiğini görürüz. Kullanım teknikleri ve görünümüyle birazcık Ney'e benzetebiliriz kavalı. Ankara'da birçok kursta kavalın hem eğitimi hem dersi çok ilgi görmüştür. Çünkü Ankara'da müzik, dans, sosyal etkinlikler çok önemlidir. Dolayısıyla kaval da Ankara'da çok yaygınlaştırılmıştır. Ankara'da gelenekselleşmiştir kaval kursu da. Ankara toplumunda insanların eğlence anlayışı ve kültürleriyle özdeşleşmiştir bu tür etkinlikler.
Kaval sözlük anlamı olarak incelendiğinde ise kamıştan yapılan, genelde çobanların hayvan otlatırken onları sakinleştirmek ve bir arada tutabilmek için kullandığı, sakinleştirici ve yumuşak sesi olan, üflemeli, perdeli (delikler halinde) bir çalgı aleti olarak tanımlanır. Ankara'da herkes bunu sözlük anlamı gibi çok iyi bilir.